Çarşamba günü, Dünya Çapında Bankalararası Finansal Telekomünikasyon Derneği (SWIFT), merkez bankası dijital para birimlerini (CBDC’ler) başarıyla uyguladığını ve varlıkları iki ayrı deney yoluyla mevcut finansal altyapıya tokenize ettiğini duyurdu. SWIFT’e göre, sonuçlar “CBDC’lerin dünya çapında 200’den fazla ülke ve bölge arasında ticareti ve yatırımı kolaylaştırmak için hızla geniş ölçekte konuşlandırılabileceğini” gösterdi.

SWIFT, dünya çapında 11.500’den fazla finans kurumunu birbirine bağlayan ve uluslararası işlemleri kolaylaştırmada önemli bir rol oynayan Belçikalı bir mesajlaşma sistemidir. Küresel olarak, on merkez bankasından dokuzu aktif olarak dijital para birimlerini araştırıyor. Capgemini ile birlikte çalışan SWIFT, çeşitli dağıtılmış defter teknolojilerine dayalı CBDC’ler ve ayrıca fiat-CBDC ödeme ağı aracılığıyla işlemleri halledebildi.

Banque de France, Deutsche Bundesbank, HSBC, Intesa Sanpaolo, NatWest, SMBC, Standard Chartered, UBS ve Wells Fargo dahil olmak üzere on dört merkez ve ticari banka, tam CBDC dağıtımına giden yolu hızlandırmak için şimdi bir test ortamında işbirliği yapıyor.

İkinci deneyde SWIFT, altyapısının tokenizasyon platformlarını farklı nakit ödeme türleriyle entegre edebileceğini gösterdi. Citi, Clearstream, Northern Trust ve SETL ile birlikte çalışan SWIFT, token haline getirilmiş tahviller, hisse senetleri ve nakdin piyasa ihracını ve ikincil piyasa transferlerini simüle eden 70 senaryoyu inceledi. Dünya Ekonomik Forumu, tokenizasyon pazarının 2027 yılına kadar 24 trilyon dolara ulaşabileceğini tahmin ediyor. Gelişmeler hakkında yorum yapan SWIFT’in Baş İnovasyon Sorumlusu Tom Zschach şunları söyledi:

“Dijital para birimleri ve jetonlar, gelecekte ödeme yapma ve yatırım yapma şeklimizi etkileme konusunda muazzam bir potansiyele sahip. Bununla birlikte, bu potansiyel ancak keşfedilen farklı yaklaşımların bağlantı kurma ve birlikte çalışma yeteneğine sahip olması durumunda açığa çıkarılabilir. Kapsayıcılığı ve birlikte çalışabilirliği finansal ekosistemin temel direkleri olarak görüyoruz ve inovasyonumuz dijital geleceğin potansiyelini ortaya çıkarmak için önemli bir adım.”